Karma ekonomi, piyasa ekonomisinin unsurlarını ve planlı bir ekonomiyi birleştiren bir tür ekonomik sistemdir. Başka bir deyişle, serbest piyasa ilkelerini sosyalizm ilkeleriyle harmanlamaktadır. Ayrıca, kamu ve özel teşebbüsü karıştırır. Bu tür bir sistem, birçok farklı işletme türünün gelişmesine olanak sağladığı için birçok ekonomist tarafından tercih edilmektedir.
Kamu-özel sektör
Karma ekonomi, özel sektör ve kamu sektörünün birlikte var olduğu bir ekonomi türüdür. Bu ekonomi türünde özel sektör işletmeler tarafından, kamu sektörü ise memurlar tarafından yönetilmektedir. Her iki işletme türü de kar elde edebilirken, kamu sektörünün odak noktası kamu mal ve hizmetleri iken, özel sektörün hedefleri tamamen ticaridir.
Kamu-özel sektör karma ekonomileri, modern toplumların tipik bir örneğidir. Kamu-özel firmaları ve devlete ait şirketler karma sektörlü ekonomilerde bir arada var olurlar, ancak hükümetler fiyatları kontrol etmek veya kıtlığı azaltmak için yine de müdahale edebilir. Karma bir ekonomide, karlar daha adil bir şekilde dağıtılır ve kamu sektörü ekonomik faaliyetler üzerinde belirli bir kontrol düzeyine sahiptir.
Ekonomik faaliyetlere devlet müdahalesi
Karma ekonomi, serbest piyasa sistemini güçlü bir kamu sektörüyle birleştiren bir ekonomi türüdür. Fiyatlar, talep ve arz tarafından belirlenir, ancak hükümet, taban fiyatlarını korumak ve kamu fonlarını belirli sektörlere yönlendirmek için müdahale edebilir. Bu tür bir ekonomide, hükümet düşük gelirli vatandaşlara faydalar sunar. Örneğin, federal hükümet yoksullara SNAP ve Medicaid yardımları sağlar ve eyalet hükümetleri de benzer programlar sağlar. Birçok Batı Avrupa ülkesinde ayrıca cömert sosyal refah programları, devlet tarafından sağlanan sağlık hizmetleri ve güçlü işçi korumaları bulunmaktadır.
Karma bir ekonomi aynı zamanda verimliliği ve yeniliği teşvik eder. Serbest piyasada işletmeler, sosyal refah üreten veya ekonomi için hayati önem taşıyan sektörleri görmezden gelebilir. Hükümet, sübvansiyonlar ve mülkiyet sağlayarak bu endüstrileri koruyabilir. Bu, tüketici ihtiyaçlarını karşılamaya devam ederken maliyetleri düşürmeye yardımcı olur. Buna ek olarak, hükümet müdahalesi, teknoloji, savunma ve havacılık programları gibi piyasa ekonomilerinin genellikle görmezden geldiği gelişmekte olan alanlar için faydalı olabilir.
Sosyal hareketlilik eksikliği
Bu makale, karma bir ekonomide sosyal hareketliliğin olmaması ile yoksulluk için bireysel ve toplumsal suçlama algısı arasındaki ilişkiyi incelemektedir. Araştırma, sosyal köken ve mesleki kazanım hakkında ayrıntılı bilgi sağlayan ve bu değişkenler ve yoksulluk için popüler açıklamalar arasındaki ilişkilere odaklanan Avrupa Sosyal Araştırması’nın (ESS) 2008 dalgasından elde edilen verilerle yürütülmektedir. Çalışma, 20 Batı Avrupa toplumundan ve Arnavutluk ve Makedonya Cumhuriyeti dahil 21 post-sosyalist ülkeden gelen verileri kullanıyor.
Araştırma, ekonomik gelişmişlik düzeyinin sosyal hareketlilik derecesi ile pozitif bir ilişkisi olduğunu göstermektedir. Ekonomik gelişmişlik düzeyi kişi başına düşen GSYİH SAGP olarak ölçüldüğünde istatistiksel olarak anlamlıdır. Ayrıca, ekonomik kalkınma ve sosyal hareketlilik arasındaki ilişki, ülkeler arasında farklılık göstermektedir.
Verimsizlik
Karma ekonomi, hükümetin ekonomi üzerinde bir miktar kontrole sahip olduğu ancak aynı zamanda piyasada bir miktar rekabete izin verdiği bir ekonomi şeklidir. Bu tür bir ekonomi aynı zamanda piyasaya dayalı teşvikleri de teşvik eder ve hükümetin stratejik öncelikleri belirlemesine izin verir. Örneğin Amerika Birleşik Devletleri’nde hükümet, belirli endüstrilere uygun vergi ve düzenleyici muamele sağlar. Ancak karma ekonominin sorunları da yok değil.
Verimsiz karma ekonomiler genellikle çok fazla hükümet müdahalesi ile karakterize edilir. Devlet müdahaleleri ekonomiye müdahale ettiğinde, istenmeyen sonuçlar doğurur ve hatta kıtlık yaratabilir. Sonuç olarak, karma ekonomiler doğası gereği istikrarsızdır ve daha sosyalist bir devlete doğru hareket etme eğilimindedir.
Yolsuzluk
Karma bir ekonomide, özel kâr ve yolsuzluk arasında ayrım yapmak zordur. Bu tür bir ekonomide, devlet sübvansiyonları, özel teşebbüsler için, amaçlanmayan firmalar tarafından kolaylıkla el konulan rantlar yaratır. Yolsuzluk, mal fiyatlarının sosyal veya politik nedenlerle hükümet yetkilileri tarafından kontrol edilmesi durumunda da teşvik edilir. Bu, rüşvet ve etkili kişileri yozlaştırma için teşvikler yaratır.
IMF tarafından hazırlanan bir rapora göre, rüşvet ve yolsuzluğun maliyeti küresel GSYİH’nın %2’sini oluşturuyor. Ancak, IMF’nin rakamları diğer yolsuzluk türlerinin maliyetlerini hesaba katmıyor. Panama Belgeleri ve Mossack Fonseca Belgeleri’ndeki son ifşaatlar, rüşvet ve yolsuzluğun devasa ekonomik maliyetlerinin altını çizdi.